
Brüksel’de Trans Kadına Şiddet: “Hep Filistin’i destekledim ama transsan kimse umursamıyor”
8 Ağustos 2025
Yazan: Göksu Başaran
Brüksel’in merkezinde eğlenmek için dışarı çıkan genç trans kadın Calysta Goblet, salı gecesi yaşadığı şiddet olayının ardından hastanelik oldu. Beursplein’deki bir spor barda, Fas kökenli bir erkek grubuyla yaşanan gerilim sonrası yüzüne cam bardak fırlatılan Goblet, sosyal medyada yaşadıklarını duyurdu:
“Nedenini anlamıyorum. Çünkü ben her zaman Filistin’in yanında oldum. Ama transsan, demek ki bu desteğin hiçbir önemi yok.”
Beş yıldır Brüksel’de yaşayan Goblet, olayı Instagram’da paylaştığı duygusal bir videoyla anlattı. Bara girdiği anda bir grup erkeğin kendi aralarında Fasça konuşarak onunla alay ettiğini söyledi:
“Hiçbir şey anlamadığımı sandılar ama söylediklerinin hepsini anladım. Kendimi hedef gösterilmiş ve aşağılanmış hissettim.”
“Sadece alay ettiler, saygı duymadılar”
Goblet, erkeklere kendi dillerinde cevap verince ortamın daha da gerildiğini belirtti. Erkeklerden biri, arkadaşının kendisinden hoşlandığını iddia etti. Ancak Goblet’e göre bu sadece alaycı bir bahaneydi:
“Benimle dalga geçtiler. Bu, düpedüz küçümseme ve saygısızlıktı.”
“Bardağını yüzüme fırlattı, kanlar içinde kaldım
Tartışma kontrolden çıktı. Goblet, öfkeyle elindeki içeceği adamlardan birinin yüzüne fırlattı. Ardından gelen tepki çok daha sert oldu:
“Adam dolu bardağını bütün gücüyle yüzüme fırlattı. Yüzüm kanlar içindeydi. Beni resmen sakatladı.”
Bar güvenliği müdahale ederek polisi çağırdı. Goblet yüzündeki kesikler nedeniyle hastaneye kaldırıldı. “Daha kötüsü de olabilirdi,” diyerek olayı ucuz atlattığını söyledi.
“Hep Filistin’i savundum ama trans olunca bu kimsenin umurunda olmuyor”
Goblet’i en çok yaralayan ise şiddetin, destek verdiğini düşündüğü bir kesimden gelmiş olması:
“Filistin’e hep destek verdim. Ama anlaşılan o ki transsan bu hiçbir şey ifade etmiyor. Neden olduğunu gerçekten anlamıyorum.”
Bu açıklamasıyla, özellikle Batı’daki sol ve queer aktivist çevrelerde tabu kabul edilen bir konuyu gündeme getirdi. Batılı LGBTİ+ aktivistler “Queers for Palestine” gibi sloganlarla dayanışma gösterirken, bazı Müslüman göçmen topluluklarında trans bireylere yönelik hoşgörüsüzlük hâlâ çok yaygın.
Polis: “Transfobik bir neden görmedik”
Brüksel polisi BRUZZ’a yaptığı açıklamada, salı gecesi olay yerine gittiklerini doğruladı.
Polis sözcüsü (Linda Camarero-Verde), olayın karşılıklı alkol etkisi altındaki gruplar arasında çıktığını, iki tarafın da birbirine bardak fırlattığını belirtti:
“Şu aşamada olayın transfobik bir saikle gerçekleştiğine dair bir bulgu yok,” dedi.
Goblet ise polisle yaşadığı deneyimden de rahatsız olduğunu belirtti:
“Bana ‘beyefendi’ dediler. Böyle bir olay yaşadıktan sonra bu kabul edilemez. Kendimi yalnız, tehdit altında ve değersiz hissettim.”
“Şikâyetçi olmadım, çünkü adalete güvenmiyorum”
Goblet, resmi şikâyette bulunmadı. Sebebini ise şöyle açıklıyor:
“Adalet sisteminin bu olayla ilgileneceğine inanmıyorum. Ama sosyal medyada sesimi duyurarak çok daha fazla kişiye ulaşabiliyorum.”
Instagram’da yayınladığı videoda, diğer trans bireylere de şu sözlerle seslendi:
“Bize hakaret ediyorlar, dalga geçiyorlar. Ama biz sesimizi çıkardığımızda suçlu ilan ediliyoruz. Ben susmayacağım. Sessizlik artık bir seçenek değil.”
Bar yetkilisi: “Hedef alınmış bir nefret suçu değildi”
Olayın yaşandığı barın işletmecisi de BRUZZ’a konuşarak müdahalenin hemen yapıldığını ve nefret suçlarına karşı sıfır tolerans politikaları olduğunu belirtti.
Ona göre olay, bir tartışmanın kontrolden çıkmasıydı; hedefli bir transfobik saldırı değildi.
Ancak Goblet bu görüşe katılmıyor:
“Daha bara girer girmez, kabul edilmediğimi hissettim. Gülmeler, bakışlar, yorumlar – bunların hepsi tesadüf olamaz.”